top of page
Yazarın fotoğrafıTaha Korkmaz

Bir Tarz Egzersizi: KIMI

Güncelleme tarihi: 11 Eyl 2022

Büyük bir teknoloji şirketi için çalışan ve covid sonrası dışarı çıkma fobisi yaşayan genç bir kadının gerilimli hikayesini anlatıyor KIMI.

Amerika’da yaygın olan ‘’şarkı aç, arkadaşımı ara, ışıkları kapa’’ gibi komutları verebildiğiniz akıllı hoparlörleri bilirsiniz. Bilgisayar bir komutu anlamadığında, insanın bu komutu ileride nasıl cevaplaması gerektiğini işlemesi gerekiyor. Karakterimizin hatalı bir komut dinlerken şiddete uğrayan birini duymasıyla başlıyor gerilim. Karakterimiz, çalıştığı şirkete bunu bildirse de şirket bir şey yapamayacağını ve olayı unutmasını söylüyor. Karakterimiz şiddete uğrayan kişiyi kurtarmak adına şirketine karşı gelmesini anlatan Steven Soderbergh’in değişik ve havalı bir stille çektiği düz gerilimli ve tempolu bir film izliyoruz.

Filmin düz olması bir eksi değil, artı. Son dönemde bu kadar düz ve basit bir film izlemek insanı garip şekilde mutlu ediyor.

Sınırlı bir bakış açısıyla hiper odaklı bir egzersiz olarak başlayan, Angela'yla (Zoë Kravitz) birlikte o çatı katında sıkışıp kaldığımız için artan gerginliğini hissettiğimiz şey, son yarım saatte daha geleneksel bir gerilime dönüşüyor. Soderbergh'in kariyerini takip eden herkes için “KIMI”nin bu tür bir film olabileceği kadar incelikli bir şekilde işlendiğini ortaya koyması sürpriz olmamalı. Soderbergh kamerasıyla asla stiline dikkat çekmeyen fakat sanatsal temellerini bize bu filmde de hissettirirken aynı zamanda karakter ile birlikte o çatı katında süzülüyoruz.

89 dakika ile dijital Hitchcock dışa vurumunu çok iyi şekilde anlatan Soderbergh, düz ve basit bir filmi bile resmen baştan yaratmış. Soderbergh, Kimi ile resmen bir tarz egzersizi yapmış. Soderbergh özellikle klasik kara film ve paranoyak gerilimden, kimsenin inanmadığı (genellikle) erkek kahramanı, paranoyası olduğu kadar haklı bir kadına dönüştürmesine bayıldım.

Bu film ile kariyerinin en iyi işini yapan Kravitz gibi kendini tamamen işine adamış bir oyuncuya sahip olmak da çok yardımcı oluyor. Angela'nın travmasını ve çoklu fobilerini, koltuk değneği gibi onlara yaslanmadan aktarıyor. Agorafobik insanların sadece evlerinin bir köşesinde ağlamakla yetinmediğini, filmin ilk yarısında Angela rutinlerinde güç bulduğunu

anlıyor; bu da ikinci yarıda rutine bağlılığını daha güçlü kılıyor. Hepsinden önemlisi, çok soğuk ve mesafeli olabilecek bir filme izlenecek bir tat veriyor.

Nesiller boyu gözetleme ve röntgencilikle ilgili filmler izledik. Günümüzde teknoloji, Alfred Hitchcock'un asla hayal edemeyeceği şekilde diğer insanlara erişmemize izin verdiği için yeni milenyumda bu kavramlar değişti. (Alfred Hitchcock) Yapsaydı, “KIMI” gibi bir şey yapacağına oldukça eminim.

61 görüntüleme0 yorum

İlgili Yazılar

Hepsini Gör

Comments

Rated 0 out of 5 stars.
No ratings yet

Add a rating
bottom of page